Bir Gonya macerası

Selamlar üzerinize olsun sayın okur...

Geçen pazar eşimle birlikte Konya çıkarması yaptık... Etli ekmeğimizi, tiridimizi, sac aramızı yedik; Mevlana'yı, Alaeddin Keykubat'ı ziyaret ettik; Meram'ı gezdik ha bide giderken Tuzgölü'ne uğradık dolaştık geldik :)

Tuzgölü bir harikaaaa :)) Eğer yakın bölgede oturuyosanız kesinlikle gidin görün derim. kuru yerlerinde dolaşabiliyosunuz, ayakkabılarınızı çıkarıp suyun içinde kalan tuzlu kısımlarda da gezebiliyosunuz. Eğer giderseniz siz siz olun çok fazla yalınayak gezmeyin, adım atamayacak hale gelebilirsiniz. Keza ben öyle oldum çünkü tuzlar çok sert, eşim nerdeyse beni kucağına alıp kenara götürecekti... Tuzgölünden çıkan tuzlardan elde edilen değişik peelingler yapmışlar, orda eller için olanından deneme fırsatı buldum ve muhteşemdi, ellerim yumuşacık oldu gerçi yağından arınana kadar bir hal oldum o da başka :) El dışında yüz için vücut için ayak için olan peeling kremleri var, mentollü kremler felan var çok hoşlar. Bu ürünlerin fiyatları 50-55 civarı onu da ekleyeyim, ben almadım ama çok şirin banyo tuzları var banyomda çok şeker durdu o da :)

***

Bu resmi eklemiycektim de dayanamadım, eşimin çektiği tüm fotolar bu şekilde habersiz, doğal, eğik büğük :)

Bu arada pardesümü de ben diktim :)) Gerçi ayrıntılı foto koyamıyorum ama idare ediniz...

***

Meram çok harika manzarası olan harika yemmyeşil biyer...

Bir de en sevdiğimiz şeylerden biri de sac arası denen tatlı oldu. Baklava hamuru gibi ama değişik gibi de nası tarif etsem ki :D bizi cezbeden kısmı da baklava gibi aşırı tatlı ve şerbetli olmaması, çok daha hafif bir şerbeti var ve yerken baymıyo insanı. Velhasılı kesinlikle tadılası :)

Dünyayı gezemedik ama Konya'yı gördük Allah'ın izniyle. Darısı göremeyen görmek isteyen merakla eşlerinin başının etini yiyen hanımlara :))

Selam ve dua ile kalın sayın okur...

Bi Yardım Banaa...

Selamlar sizin üzerinize olsun ey okur...

Uzun zamandır birşeyler yazıp çizmiyorum biliyorum ama çalışmak beni düşündüğümden daha çok meşgul etti. Bu süre zarfında bişeyler yapmadım değil tabiki ama günlük gibi şunuda yaptım, şunuda yedim, şuraya da gittim demeyi pek sevmiyorum ben. O yüzden sizinle son zamanlarda yaptığım daha doğrusu aldığım en tatlı şşeyi paylaşıcam sizinle... Geçenlerde aynı çerçeveyi birisi aldığını paylaşmıştı ama kim olduğunu hatırlayamadım :( Bu tatlı ciciyi bi japon pazarından sadece 4 TLye aldım yaa :)) Bi daha yolum düşerse bi iki daha alayım diyorum :D

Şudur ki;

Ufak çerçevedekiler de biziz hehehhe :)) Düğün davetiyemizde bizi temsil ediyodu onlar bize benzemeseler de :) Bu arada minik çerçeveler de meşhuuurrrr Gimsa'dan 1,5 lira mıydı neydi :))

***

Şimdi sıra geldi yardım konusuna... Geçenlerde annem bana bissürü kumaş verdi. Bunlardan biri çok ince ketenimsi gibi desenli bi kumaş. Gardrobu düzenlerken de eşimin bi gömleğine rastgeldim hiç giymediği ve hiç giymeyeceği. Tabi Saliaa durur mu yapıştırmış tasarımı. Şimdi ben bu gömleğin üst kısmını kullansam altına bu kumaşla devam etsem... Tamam tamam en iyisi görsel koyayım da size de kolaylık olsun bana da :)

Budur sayın okur. Gömlek hem siyah hem kısa kollu saçma sapan bişey yani :P Ben alttaki kumaşı bu şekilde göğüs altından büzgülü eklesem, kolları da kumaştan yapsam nasıl olur ki? Bu arada iğnelerken kumaş 4 kat olduğu için kötü görünüyo olabilir ama gerçeği daha tatlı durdu ve dediğim gibi ince kumaş olduğu için alt kattaki desenler görünmüş bunu da dikkate alınız. Bide ne kadar görünüyo bilmiyorum ama "ne alaka bu yaa" diyenler için kumaş fonda komple siyah puantiyeli. Boyunu da biraz kısa tutayım diyorum pantolon üstü olur. Çünkü uzun yaptığımda astar mastar birsürü uğraşmam gerekecek içini çok belli ettiği için. Hiç olmazsa bunun üzerine bişey giymeden çıkmayacağım için daha hoş olur diye düşündüm. Amma da sesli şey pardon yazılı düşündüm :))

Velhasılı kelam benim hoşuma gitti aslında ama yinede siz kardeşlerime ablalarıma danışayım istedim bana yardımcı olursanız çoookkkkk mutlu olurum :)

Akşam şerifler hayr olsun... Selametle...

Ahir Zaman Postu...

Selamun aleykum dostlar...

En son ki postumda diktiğim eteğimi anlatmıştım, ondan hemen sonra da pardesü gibi gömlek gibi bişeyler kesmiştim ama devamı gelmedi bir türlü :)) bu haftasonu bişeyler yaparım ona inşallah...

Bu arada sevgili okur işe girdim, ben artık bir öğretmenim :)) işlemleri vs. hallettim perşembe günü işbaşı Allah nasib ederse...

Efenime söyleyim bu aralar, aslında biraz oldu yapalı da paylaşmaya fırsat olmadı, ufak tefek diy proceleri şeettim onları sizinle paylaşayım bakalım beğenicek misiniz...

İlkinde bi elbisem üzerinde oynadım. Baya uzun zamandır giydiğim babacığımın bana aldığı çok tatlı pembe keten bi tunik idi, kolları biraz kısaydı zaten içini de belli ediyodu muhakkak içine uzun kollu bişey giymem gerekliydi, bir de uzun zamandır pantolonun üzerine bunun kadar kısa şeyler giymediğimden bi süredir dolapta bekliyordu. Bende hazır havalar da ısınıp yaz gelmişken bişeyler yapmalıyım bu tatlı elbiseye dedim :)

Aşağıdaki elbiseden ilham alarak kollarını kestim ve aşağıdaki hale geldi...

Ütü felan da hakgetire kusura bakmayın artık :D

Bi diğer uğraşım da kuş yuvası içindi. Evet evet bildiğiniz kuş yuvası. Orman genel müdürlüğünden bi tanıdığımız vermişti iki tane kuş yuvası biz de köyde ağaca asmıştık fakat ne bi kuş içine yuva yaptı ne de girip yararlandılar. Bende aldım eve getirdim bi güzel temizledim zımparaladım ve sprey boyayla boyadım. Bu işlerde çok acemiyim, tamam tamam itiraf ediyorum ilk defa bişey boyadım :) cila felan yapmadım gerekir mi bilmiyorum bilen varsa yardım etsin bana olur mu :(

Onun görselleri de şöyledir efemm;

Severim ben onu yaa çok tatlı oldu :)) Sağını solunu da süslemeyi düşünüyorum süslersem bir ara onu da koyarım buralara biyerlere...

Son fotoğraf da bi kombin olsun, aslında pek alışık değilim böyle kombin fotoğraflayıp paylaşmaya ama bu kadar da değişik giyinmem her zaman :) cumartesi günü bi arkadaşın düğününe gittik arkadaşlarla, hava harika olduğundan çıkışta da parkta şımardık azıcık ;) 

Merak eden olur ise elbiseyi annem dikmişti çok severek giyiyorum tam yazlık, gömlek de pazardan ve hayır eşimin değil benim :-P Büyük olduğu için takılanlar oldu da :))

Haydin sağlıcakla sayın okur, önümüzdeki postlarda görüşmek dileğiyle,

Selametle...

Neler Yapmaca...

Selamun Aleykum sevgili okur!

Post girmeli ama içeriği nasıl olsun bilemedim doğrusu. Son zamanlarda neler yaptım hangilerini paylaşayım hem ortaya birşey çıkaramadım hem de karar veremedim :D 

Neyse sayın okur öncelikle zorlana zorlana -azıcık da yardımla- diiktiğim eteği paylaşayım. Kumaşın desenine hayran kalarak aldım, modelini de fazla dikiş bilmediğimden ve içinden çıkamam diye klasik lastikli yapmıştım fakat kumaşın deseni hiç belli olmadı ve acayip karışık oldu. Ben de nisan sayısı 122 nolu modeldeki gibi volanlı bi eteğe çevirmeye çalıştım. Bakalım yapabilmiş miyim, kıymetli yorumlarınızı eksik etmeyiniz :))

Kumaş enine bu şekildeydi boyu uzun geldiği için haliyle üstten ve alttan desenleri kurtarmaya çalışarak rötüşledim kendimce :))

Budur sayın okur, beğenilerinize sunulur...

Bu da eğer hala geç kalmamışsam nisan ayı dikiş etkinliği için olsun...

Sevgiler :)

Lavanta güzeldir :)

Bu miss gibi lavantalı banyo setini fundaModa hediye ediyor.

Sizde şansınızı denemek isyetseniz burdan buyrun :)

(bu arada temamla da çok uyumlu oldu yaa :))

Ne Diksek?!

Nisan ayı dikiş etkinliği my hobby world de. Seçme şansımız yine devam ediyo yani bu ay da serbestiz :)

Şimdi asıl mesele ne dikeceğimize karar vermek :/

Dileyen isteyen herkes katılabilir bu etkinliğe. Katılmak için burayı ziyaret etmeniz yeterli :)

Herkeslere kolay gelsin. Selametle...

Ahir zaman postu...

Selam olsun ey okur...

Öyle hemen telaşa kapılmayın yahu ahir zaman felan dedik diye. "Son ZamanlardaYaptıklarım" demedim de öyle dedim işte :)

Öncelikle arkadaşım için yaptığım beremsi başlığı tanıtayım size. Tığ işinden fazla anlamam bu başlığın içi de tığdan idi ve bende bebek kafası nasıl olur onu bilmediğimden biraz zorlandım açıkçası ama işin içinden çok başarılı olamasam da çıkabildim diye  düşünüyorum. Yorum sizin :))

***

Bir diğer göstermek istediğim projeyi bi önceki yazımda tanıtmıştım aslında. Tasarımı bana ait olan bi mayoydu yaptırmak istediğim. Zaten makinem dikseydi ben de yapacaktım ya neyse :))

O gün mayomu alamama ihtimalinden bahsetmiştim ama aldım çok şükür misler gibi de yüzdüm geldim... Neyse efenim kendisi şudur;

Askılı olanından siyah kumaşla yaptırıcam bir de onun da çok hoş olacağına eminim :)

***

Bu son projem de sevgili Seby Fashion'un burdaki postundan esinlenerek yapılmıştır.

Ben düz Pashmina kullanmadım kareli tercih ettim kötü olmadı. Üzerimde de fotoğraf çekilebildiğim takdirde paylaşabilirim :)

Bu arada ben yapamam deyip bundan isteyen olursa yapabilirim :) Krem üzeri grili ve kahverengi üzeri yeşilli kareleri olan renkleri de var...

Yüzmeye gidiyorum/gidemiyorum :((

Dayanamadım evden çıkmadan bi post daha gireyim istedim... Ayıptır söylemesi Hanımlar Lokaline ,ki Ankaralı olanlar bilir oralar neresidir, yazıldım da hafta başından beri spora felan gidiyorum ağrımadık kaburgam isyan etmedin adelem kalmadı :D

Bugün itibariyle başlayacak olan bir de yüzme kursu var sayın okur, yani yüzmeden hep yararlanabiliyosunuz ama bilmeyince haftada bir gün kurs var işte  :) Neyse efendim ben daha önce havuza gitmemişim denize girmemişim, yani büyüdükten sonra, sulak yerlerde yetiştiğim için küçükken epey yararlanmışım bu kısımlardan... Neyse bende dedim zaten hanımlar arasında kendime bir kapalı mayo/açık haşema tarzı bbişey dikeyim. annemle kumaşı aldık neyse ben biçtim taytımı tişörtümü kalıp olarak kullanarak ama kimse bana makinen bunu dikmez demedi sayın okur, bana öyle bişey söylenmedi :((

Bende dün alelacele bi terzi buldum hatta birkaç yer gezdim diyebilirim çünkü kumaş kaygan değişik bişey ve her makine dikmezmiş, sonunda bir yer buldum adam dikerim, bitince ararım dedi, benim de bugün 5 te kursum var ama hala bana dönen yok :((

2de de halk oyunları var, ona da taa çocukluğumdan beri heves ederim. Tabi eminin ilkokuldayken 23 nisan mıydı 19 mayıs mıydı hatırlamıyorum halk oyunlarına beni almadıkları için hep içimde kalmıştır :D Bi de 5. sınıfım haa 6 olsam alıcaklar.. Pehh ne çocukluktu bee ezile ezile büyümüşüm resmen :DD

Bu da mayomun kesim aşamasına kadar olan bikaç fotosu, alabilirsem akşam bitmiş halini koyarım size de fikir olsun sayın okurum :))

Hadin ben giderleerr...

Memleketimden Bahar Manzaraları :)

Selamun aleykum a dostlar...

Tembel bi insan olduğumu açık yüreklilikle dile getirdiğim içün öyle her blogger gibi sık sık post giremem :)

Misal pazar günkü gezmelerin postu ancak gelebildi ki onu da ne kadar bayılarak anlatmak istememe rağmen...

Neyse efendim bendeniz Ankara'nın en güzel köşelerinden biri olan olan ve Osmanlı zamanında kullanılan Yabanabad ismine hayran kaldığım şimdiki Kızılcahamam ilçesindenim.. Övmek gibi olmasın ama çok güzel yer yaa doğası, suyu, havası, sessizliği harika bir yer...

Annem biz bu haftasonu  köye gidiyoruz deyince ben de kayıtsız kalmadım tabii ki ;)) Biz de sevgili eşimle birlikte pazar günümüzü orada değerlendirelim istedik dağ tepe koymadık gezilmedik :)

İlk foto İstanbul yoludur, ikinci foto da benim çocukluğumdan beri orda bi lunapark fabrikası var. Hep önünde asansörler, balerinler, dönen salıncaklar felan olur. Birkaç senedir de bu devasa dönme dolap var. Öyle küçük durduğuna bakmayın o kadar büyük kiii :))

Kahvaltı sonrası kaçamağından kareler üsttekiler de, dağ bayır gezdik ve öğlen olduğunda yorulmuştuk bile yani eşim yorulmuştu bile :D

Ormancılar kuru ağaçları bu şekilde istifleyip toplyorlar, bazen bikaç kilometreyi buluyo yol kenarında bunların istifleri...

Aslında çiğdem karlar hemen eridiğinde ortaya çıkar fakat gittiğimiz yer o kadar yüksekti ki daha yeni çıkıyolardı, biz de hazırlıksız gittiğimizden sadece ellerimle bir tane çıkarabildim :)

Mavi olanlar da hakiki Ankara çiğdemi. Yani tüm dünyada Ankara çiğdemi diye tanınıyo, ilk defa gördüm desem yalan söylemiş olmam :D

Bilmeyenler için o elimdeki çiğdemin kök kısmında bi yumru var ya fındık kadar, işte orası yenir ve lezzetlidir :)) Heryer çiğdemdi ve çok güzeldi, baharın habercisi derler ya işte bunlar bize bahardan haber verdi...

Burası da meşhuur tarihi Sey Hamamı. Tarihi evleri, tarihi camisi ve hamam... Eşim restorasyon işinde olduğu için bayıldı buraya :)

Olmazsa olmaz Semaver... ve slogan geliyor "semaver Erdal Baggal'da içilir" :)))

Millet yurt dışına gider uzaya gider fizana gider onları paylaşır senin derdin ne kızım? dediğinizi duyar gibiyim... Hayııır sayın okur hayır, önce yurdumu tanımadan ve tanıtmadan yurt dışına gitmem ben :)

Sosyal mesajımı da verdikten sonra huzur içinde ayrılabilirim huzurunuzdan...

Haydin Allah'a emanet kuzucuklarım.

Bi maharet, Bi satış...

Selam üzerine olsun ey okur...
Bugün tanıtımını yapacağım şeyler tamamen kâr amaçlı olup hep yapmayı istediğim fakat bendeki hiç olmayan esnaf ruhu yüzünden hep çekindiğim bişeydir. Öyle zor toplara çıkacak değilim, sadece ayıla bayıla, özene bezene, beğene beğene yaptığım şeylerden ikisinin, kimbilir sizin tarafınızdan da beğenilip ilgi görmek suretiyle ilk siparişim olabilme ihtimalini seviyorumdur :)

Çok mu çetrefilli cümleler kuruyorum ben yaa??

Neyse bunlardan ilki benim başlarda burun kıvırdığım bişeydi, fakat yapmaya başlayınca ve de evimde ne kadar şık durduğunu farkedince çok hoşuma gitti...

Ben kasım ayında evlendim sayın okur (kasım'da aşk başkadır muhabbetlerinizi duymazdan geliyorum öhöm) tabi çeyiz zerzevat eksik olmaz böyle seremonilerde.. Bu da benim çeyizimde olan bi parça (yani bi parça dediysem oda takımı adıyla geçiyomuş bu tarz şeyler)..

Tamamen boncuktan yapılmış olup, samimiyetimle söylüyorum bunu dokuyan çocuk kör oldu (bkz.gora)... Şakalar, şakalar ben aşırı cem yılmaz hayranıyımdır da :))

Efenime söyleyim nerde kalmıştık sayın okur, hah, parça diyordum. şudur kendisi:

Mobilyanın koyu olması üzerinde nasıl durduğunu anlamanıza yardımcı olmuştur umarım..

Gelgelelim konumuza, bunlardan isteyene istediği renk ve büyüklükte yapabilir, satabilir, yolumu bulabilirim :)) Bunun gibi şeylerle yol bulunmayacağını bilip şaka yaptığımı anladığınızı farzediyorum sayın okur.. Fiyatı için bana mail atın sayın okur, daha etik olacağı kanaatindeyim. İlginize alakanıza şimdiden teşekkürler :) Bu da bir diğer görseli:

İkinci ürünüm ise özellikle çocuklulara, çocuğa bayılanlara, bir çocuğa da ne hediye alınır diye düşünenlere gelsin. Tatlı mı tatlı, şirin mi şirin bir bere... Bunu eminim biryerlerde muhakkak görmüşsünüzdür diye düşünüyorum. Çünkü ben daha fazla bu çekici şeyin cazibesine dayanamadım ve bir tane yapıverdim. Daha fazla meraklandırmayım sizi foto şudur:

Oldukça yumuşak ipten örülmüş bu bere başı hiç sıkmıyo, zaten alt kısmı lastik olduğundan istediğiniz kadar genişliyo... Elimde de lif gibi durmuş gerçi ama gerçekten bere yahu :)

Bu tatlı bereye sahip olmak için ödemeniz gereken ücreti ise yine bana mail atarak öğrenebilirsiniz...

Sıradaki fotoğraflarda ise benim tatlı kızım Çiçek bana poz verdi :)))

Annesinin kuzusu yaa :)) evimin manzarası eşliğinde de poz verdirmesem olmazdı :D

Durum budur sayın okur... Siz sevinin, ben kazanayım ;)) Haydin sağlıcakla...

İlk Göz Ağrım...

Çok heyecanlıyım sayın okur... Evet ilk bağımsız dikiş savaşının ardından galip gelen ben oldum. Pazar günkü sınav hezimetinden sonra kendimi bir saat gibi kurduğum dikiş etkinliğime adadım. Dikiş dikmeyi biliyor fakat ortaya bir eser olarak ortaya çıkaramıyordum. Evlenmemin akabinde bir dikiş makinesine sahip olmam bana özgür bir çalışma alanı sağladı. Yani annemin "şunlara uğraşacağıma ders çalış ıvır zıvır şeylerle vaktini harcıyosun" gibi ilenmeleri olmadan sabahlara kadar oyalanabiliyorum en sevdiğim işle :))

Akabinde Pazartesi başlayıp an itibariyle bitirmiş olduğum gömleğimi sizinle paylaşmak isterim... Kendisi @ikitanemvebiz blog sahibesinin düzenlediği bir etkinlik dolayısıyla dikildi. Biliyorum ki aranızda profesyonel dikiş dikenler var ve beni çok acemi bulacaklar amma sayın okur ne güzel demiş atalarımız, benim adım hıdır elimden gelen budur, şimdilik tabikisi ;))

Bu arada sanırım her postta değiniyorum ama yaklaşık bir aydır bilgisayarımız yok ve postları mobilden giriyorum dolayısıyla resim de iPod umdan çekildi be kalite oldukça bozuk affola...

İnşallah beğenirsiniz, haydin Allah'a emanet, öperleer...